SORDUM
Kırçiçeğine sordum AYRILIK nedir
Dediki filizlenen umutlarımın kırılışıdır
Uçan kuşa sordum AYRILIK nedir
Dediki esen yelle anlaştılar
Yıldızlara sordum AYRILIK nedir
Dediler güneşin ayla arasının açılışıdır
Sordum yanan ateşe AYRILIK nedir
Dediki duman olup meçhule gidişimdir
Sazımın teline sordum AYRILIK nedir
Dediki aşıkların bağrından kopan yanık sesdir
Gecelerime sordum AYRILIK nedir
Dediler benliğimi gündüze terkedişimdir
AYRILIK İÇİMDE BİR KÖR
Göremem uzun süre bir daha seni,
Seyredemem artık güzelliğini,
Tutamam bir daha o ellerini,
Ayrılık zifiri bir karanlık gibi,
Ayrılık gökte çakan şimşekler gibi.
Öpemeyeceğim o nar dudaklarından,
Okşayamayacağım tel tel saçlarından,
Koparamayacağım sana gülleri dalından,
Ayrılık zifiri bir karanlık gibi,
Ayrılık gökte çakan şimşekler gibi
Elimde ellerinin izleri vardı,
Ayrıldığımızda mevsim bahardı,
Kavuşmamıza 20 ay kaldı
Ayrılık zifiri bir karanlık gibi,
Ayrılık gökte çakan şimşekler gibi.
DÜNYAYI GEZDİM DOLAŞTIM
Dünyayı gezdim dolaştım
Ayrılık gibi dert olmaz
Tatlı canımdan usandım
Ayrılık gibi dert olmaz
Kaçan döndüm yâre baktım
Çözümden kanlı yaş döktüm
Gezdim her belayı çektim
Ayrılık gibi dert olmaz
Hilal kaşı keman değil
Zülfü ahir zaman değil
Be yarenler yalan değil
Ayrılık gibi dert olmaz
Kullar başına gelmesin
Kimse göz yaşın silmesin
Hak, düşmanıma vermesin
Ayrılık gibi dert olmaz....
|